Onlar Petrolü ülkelerine taşırken, Müslümanlar (Kürtler, Türkler, Araplar) birbirini boğazlayacaktı.
Yeni Türkiye'nin mazlumlara ulaşma yolunda kurduğu Yeniden Osmanlı ideali bölgenin aklından çıkarılıp atılacaktı.
Hesapları büyüktü.
Bölgenin tek umudu ve ümidi olan Osmanlı hayali tamamen yok edilecekti.
Rusya-İran denkleminin tek seçeneği olan Türkiye köprüsü de yıkılacaktı.
Her seçeneği kullandılar.
Önce uçağımızı düşürdüler!
Hassasiyetlerimizi çok iyi biliyorlardı.
Sonuç alamayınca Hatay'da bombalar patlattılar.
Tüm hassasiyetlerimize neşter attılar.
Türkiye daha fazla dayanamayacak ve Suriye'ye girecekti.
Yani ateşin ortasına atılacaktı.
Ateşin ortasına atılan Yeni Türkiye sonu gelmeyecek bir savaşın ortasına bırakılacak, hassas dengeler kullanılarak içeride kalkışmalar çıkarılacak, ateşin ortasına atılan Yeni Türkiye'nin ekonomisi her geçen gün eriyecekti.
Kürtler, Araplar, Türkler ve mezhepler karşı karşıya getirilecekti.
İslam dünyası bu meseleler üzerinden bir 50 yıl meşgul edilecek, yordurulacak, teslim alınacak hale getirilecekti.
IMF kredileri bile çoktan hazırlamıştı!
Yanıldılar!
Yeni Türkiye olup bitenden haberdardı!
Aklı ile hareket ediyor ve yapacağı her hamleyi aklı ile belirliyordu.
Dışarıdan talimat verenler içeride Yeni Türkiye'yi gazlamak için her yolu deniyordu.
"Milli değerler üzerinden algı operasyonu yapanlar" patronlarına Türkiye'nin Suriye'ye gireceği müjdesini vermek için sabırsızlanıyordu.
Eski Türkiye'ye alışkın olan kafalar, Yeni Türkiye'nin aklı ile çizdiği yola anlam veremiyordu.
Yeni Türkiye her hamleye karşı bir ileri hamle yapıyordu.
Oyunlar bir bir bozuluyordu.
Türkiye aleyhine kurulan oyunlar gün geçtikçe Türkiye'nin lehine dönüyordu.
MİT tarafından belgelerle bilgilendirilen K.Irak yönetimi de her şeyden haberdardı.
Kobani meselesinde Türkiye'nin yanından ayrılmamasının sebebi de buydu
K.Irak yönetimi Ankara ile sürekli temas halindeydi.
Gizli ellerin oyununu gören K.Irak yönetimi her şeyin farkındaydı.
Bu oyuna alet olmanın bedelini de çok iyi biliyordu.
IŞİD boşuna Musul ve Kerkük'e saldırmamıştı.
Bölgede uçan kuştan haberi olan Yeni Türkiye sadece kendisini değil, Kürtleri, Arapları da oynanan oyuna karşı uyarıyordu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu boşuna K.Irak ve Bağdat'a gitmemişti.
Bölgedeki petrol ne Kürtler ne de Araplara bırakılmak isteniyordu.
Barzani'de bunu biliyordu.
Bölgede oyun kuran güçlere karşı tek başına ayakta durulamazdı.
Birilerinin Petrol'ü kendilerine bırakmayacağının farkındaydı.
Ankara haklı çıkmıştı!
Ankara'nın haklılığını görenler her hafta soluğu Ankara alıyordu.
Barzani kendi halkına 'Türkiye ile birleşmek ister misiniz?' diyordu.
Yeni Tunus hükümeti kabine listesini Ankara'ya gönderiyordu.
Bosna'da Türkiye ile hareket etmek istiyordu.
Mısır'da Mursi, Suriye'de Özgür Suriye Ordusu..
Osmanlı ruhu adım adım doğuyordu.
Mısır'da Askeri darbe yaptılar.
Özgür Suriye Ordusu'nu tasfiye etmek için IŞİD palazladılar.
IŞİD boşuna Özgür Suriye Ordusuna saldırmıyordu.
IŞİD liderinin kendisini Halife ilan etmesi ve İstanbul'daki Halifeyi indireceğiz demesi boşuna değildi.
Bölge bir bir Yeni Türkiye'nin yanına geçiyordu.
Yeni Türkiye'nin farkında olan Putin, boşuna Ankara'ya gelmiyordu.
Gizli güçlerin kurduğu oyun ters tepmişti.
Darbelerle, Çatışmalarla ve zulüm ile bölgeyi ele geçirmeye çalışan güçlere karşı Yeni Türkiye mazlumlara uzattığı eli ile gönülleri fethediyordu.
Ortadoğu’da sokak sokak ‘Osmanlı’nın yeniden geleceği’ konuşuluyordu.
Filistin, Tunus, Mısır, Halep, K.Irak, Katar, Ürdün, Lübnan Libya sokaklarında Erdoğan posterleri ve Türk bayrakları boşuna asılmıyordu.
Bizim göremediklerimizi onlar çok iyi görüyordu.
Yeni Türkiye kardeşleri yeniden kucaklaşmak için gece gündüz didiniyordu.
Milli savunma sanayisini kuruyor, kendi Helikopterini, silahını ve araçlarını üretiyordu.
Nerede zulme uğrayan kardeşleri var ise oraya koşuyordu.
Ankara’nın göbeğine Osmanlıyı anımsatan Saray boşuna yapılmamıştı.
Yeni nesillere Osmanlıca boşuna öğretilmiyordu.
Yıllar sonra kışlalarda askerimiz gür sesle Osmanlı Ordu marşını haykırıyordu.
İşte mesele bu!
Cumhurbaşkanlığı Sarayına boşuna saldırmıyorlar.
Osmanlıca sözcüğünü duyduklarında öfkelenmeleri oldukça manidar!
Ödleri kopuyor Osmanlı dirilecek diye!
Bunun için saldırıyorlar!
İçeride aklımıza bile dahi getiremeyeceğimiz ittifaklar boşuna kurulmuyordu.
Eskiden Türkiye hakkında yazılıp çizilenler ile bugün yazılıp çizilenlere bakmak yeterli.
"Padişah"
"Halife"
"Saray"
"Osmanlı saltanatı"
İngiliz, Alman ve ABD medyası her gün bu manşetleri atıyor.
Gerçekleri gören bazı İngiliz, Alman ve Amerikalı analizciler “Osmanlı Kuruluyor” itirafında bulunuyor.
Örneğin; Stratfor, 1996'da Yahudi istihbaratçı George Friedman tarafından kurulan bir istihbarat birimidir. Stratfor "Gölge CIA" dir. Stratfor'un kurucusu Friedman, 2009 yılında "Gelecekteki 100 yıl" adında bir kitap yayınlamıştır. İlgili kitapta, Türkiye'nin 2050 yılındaki haritası şu şekildedir; https://twitter.com/fatihkeles/status/543847416664178688/photo/1
Yine Newsweek dergisinde yayımlanan bir yazıda, "Türkiye'nin gücünü göstermesiyle birlikte, yakında yeniden canlanmış bir Osmanlı İmparatorluğu ile karşı karşıya kalınabileceği" uyarısında bulunuyordu.
The Daily Telegraph ise: Yeni bir Türkiye imparatorluğu doğmak üzere manşeti atarak, Türkiye bunu başkaları gibi sağını solunu istila ederek değil, ticaret dünyasını sollayarak yapacak." şeklinde haber yapıyordu.
Tarih yeniden tekerrür edecek!
Bu sefer aleyhimize değil lehimize tekerrür edecek.
100 yıldır uyuttukları ve silmeye çalıştıkları ideallerimiz yeniden vücut buluyor.
Korkunun ecele faydası yok!
Diriliş kaçınılmaz…
FATİH KELEŞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder